4 Kasım 2009 Çarşamba

Dört yanlış, bir doğruyu götürür


Derler ki "Dört yanlış, bir doğruyu götürür" , yanlız anlamadığım, bizde bir yanlış, dört doğruyu götürüyor. Yok kendi doğrularımı götürdü diye yakınmıyorum. Hatırlarsanız, daha yakın bir zaman da, Başkanımız Erdoğan Davos´da , gözünü yumdu ağzını açtı.
Konuştuklarını duyan herkes :
- Helal başbakanımıza, israeli yerle bir etti... diye bağırdı...
Başkanımız doğruyumu konuştu, yoksa yanlışımı onu anlamamız çok sürdü. Önce doğru idi sonra yanlış oldu, sonra yanlış idi bir ara doğru oldu ve hatta hem yanlış hem doğru da oldu.
Anlayacağınız, dört yanlış konuştu, bir doğru gitti. Bir doğru konuştu dört yanlış gitti. Sonra durmadı hemen bir daha konuştu , hem doğru hem yanlış gitti.
Ama Davos´da konuştu.
Peki Peres amca naptı? Oda sustu doğru yaptı, Israelde konuştu yanlış yaptı, sonra döndü "Davos´da susmakla yanlış yaptım " dedi, Israelde konuşmaya yanlış dedi.
Oda aynen bir doğru söyledi dört yanlış gitti, bir yanlış söyledi dört doğru eledi. Sonun da hem doğru hem yanlış konuşup ne oldugu bellisiz bir ortam bıraktı.
Ama konuştu.
Peki ne konuştu? Bütün bu konuşmasından , Türkiye halkının aklında ne kaldı?
Ne kaldığını söyleyeyim efendim." One minit" kaldı.
Davos´da ne oldu dedim gecen arkadaşların arasında, aldığım cevap " One Minit" oldu, kahkahalar içinde.
Birde benim cahil kafam tutmuş " Daha ne oldu " diye soruyorum, arkadaşın dönüp verdiği cevap beni adam etti:
- Daha ne olsun Mustafacığım. One minute ile dünyaya şöhret olduk.
"Vay anasını" dedim, Başbakanımız amma da güzel laf etmiş, "one Minit" dedi hemi? Helal olsun!
Çok sonradan anladık bu "One minit" neye yaradığını. Efendim bu Davos olayından sonra, Israel ile doğalgaz anlaşmasını kim yaptı? Başbakanımız!
Üstelik boru hattını damadının Genel Müdürü olduğu Çalık holding inşa edecek.
Hani hatırlatayım , Başbakanımız Perez´e " Siz Adam öldürmeyi iyi bilirsiniz" demişti, adam öldürmesini iyi bilen ile doğalgaz anlaşması acep niye yapılsın ki?
Işte tam bu soruyu düşünüyordum ki , " Dört yanlış bir doğruyu götürür" sözü aklıma geldi.
Şimdi , bu "one minit" sözü acaba hangi doğruları götürdü diye düşünmekteyim, velakin bir türlü çözemedim.
Ama işin sırrı "one minit" sözünde olduğu kesin. Dedik ya, bir doğru konuştu yanlışlar gitti, bir yanlış konuştu doğrular gitti, bir konuştu ne gittiği bellisiz.
Anladığımiz tek şey , birşeyler gitti! Ama ne gitti onu çözemedik....

Mustafa Çelebi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder